(ANKARA) – TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, yeni anayasa çalışmalarıyla ilgili, “Bu süreci kimsenin zehirlemesine müsaade edilmemesi lazım. Bu süre içerisinde denge denetim mekanizmaları, parlamentonun gücünün artırılması, hukukun üstünlüğünün güçlendirilmesi, özellikle hak ve özgürlüklerin genişletilmesi gibi konular gündeme gelebilir” dedi. Kurtulmuş, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in diyalog girişimlerini de takdirle karşıladığını da belirtti.
TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Meksika ve Küba programları dönüşü uçakta gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Kurtulmuş, yeni anayasa çalışmaları için belirlenmiş bir takvim olup olmadığına ve yeni siyasi iklimin yeni anayasaya yakınlaşmayı sağlayıp sağlamayacağına ilişkin soruya; “Fikirler, görüşler, hedefler farklı olabilir ama hepimizin Türkiye’nin geleceğini daha iyi yapabilmek için müşterek çalışabilme zeminini kurmamız gerekiyor. Bu anayasa çalışmaları, aslında hem Türkiye’de siyasetin normalleşmesi bakımından hem önemli bir fırsat olur hem de bu karşılıklı normalleşme sürecinin anayasa başta olmak üzere yasama faaliyetlerinin kalitesinin arttırılması bakımından katkısı olur. Doğru zemini, doğru yöntemi söylüyorum ama ‘Şu yöntemle yapacağız’ ya da ‘Şöyle olması gerekir’ diye bir dayatmayı ortaya koymanın doğru olmadığına inanıyorum. Partilerle görüşmelerimizi tamamladıktan sonra yönteme ilişkin belki teklifler talep edeceğim” diye yanıt verdi.
“ZİYARET ETTİĞİM PARTİLER YENİ ANAYASAYA KAPIYI AÇIK TUTTU”
Şimdiye kadar ziyaret ettiği partilerin anayasa çalışmaları için kapıyı açık tuttuğunu ifade eden Kurtulmuş, “Yani iyi karşıladılar, çok olumlu görüşmeler oldu. Ama tabii ki anayasa görüşmelerinde yöntemi bulunduktan sonra esas tartışma, konulara girildikçe ortaya çıkacaktır” dedi.
Yeni anayasa tartışmalarının başkanlık sistemi üzerinden gitmesinin sürece bir zararı olup olmayacağının sorulması üzerine de Kurtulmuş şöyle konuştu:
“KİMSENİN YENİ ANAYASA SÜRECİNİ ZEHİRLEMESİNE MÜSAADE EDİLMEMESİ LAZIM”
“Anayasa tartışmaları, toplumsal mutabakatın sağlanmasına vesile olmalıdır. Ama toplumsal ayrışmaya, kutuplaşmaya vesile olacak anayasa tartışmalarının Türkiye’ye faydası olmaz. Şunu kesinlikle belirteyim. Bu işin tartışma yeri TBMM’dir. TBMM, anayasa yapma iradesine de gücüne de yetkisine de sahiptir. Bu süreci kimsenin zehirlemesine müsaade edilmemesi lazım. Bu süre içerisinde denge denetim mekanizmaları, parlamentonun gücünün artırılması, hukukun üstünlüğünün güçlendirilmesi, özellikle hak ve özgürlüklerin genişletilmesi gibi konular gündeme gelebilir. Burada mühim olan anayasanın zamanın ruhuna uygun bir şekilde, kapsayıcı, kuşatıcı, demokratik ve özgürlükçü olmasıdır.
“TÜRKİYE SORUNLARINI ÇÖZEBİLMEK İÇİN KALICI BİR SİYASET DİLİNE SAHİP OLMAK ZORUNDA”
Kurtulmuş, siyasetteki yumuşama ikliminin devam edip etmeyeceğine ilişkin bir soru üzerine de “Türkiye kendi sorunlarını çözebilmek için oturup konuşmasını başarabilen bir siyaset diline, üslubuna kalıcı olarak sahip olmak zorundadır. Çünkü bugün karşılaştığımız meseleler hiçbir zaman geçici değildir, sadece kılıf değiştiriyorlar. Biz mücadele ederek, gayret ederek bu yolda yürüyeceğiz. Bunun ilk şartı da demokrasiyi güçlendirerek, kendi aramızda ortak kararlar alarak ilerlemektir. Bu iklime doğru Türkiye’nin gitmesinin zorunlu olduğunu düşünüyorum” ifadelerini kullandı.
“ÖZGÜR ÖZEL’İN DİYALOG ARAYIŞI İÇİNDE OLMASINI TAKDİRLE KARŞILIYORUM”
Kurtulmuş, bu normalleşmede CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in payı olup olmadığına dair de “Özel’in, ‘Cumhurbaşkanını ziyaret etmek istiyorum diyerek’ daha hemen en başında bir çıkış yapmasını son derece olumlu bulduğumu ve bir diyalog arayışı içerisinde olmasını takdirle karşıladığımı ifade etmek isterim” dedi.
Kurtulmuş, Filistin’e destek veren bazı akademisyenlerin işlerine son verilmesiyle ilgili de “Dünya üniversitelerinde Siyonist baskılar yüzünden işinden atılan insanlara Türkiye üniversitelerinin kapıları açıktır” çağrısını yineledi.